11 Mart 2010 Perşembe

Taoizm Hurafelere Dayalı Bir Aldanıştır


Taoizm insanları barışa, huzura ve dengeli yaşama götüren bir yol olarak sunulur. Oysa bu tanım gerçekleri yansıtmaz. Çünkü mistik Taoist kavramlar ve felsefi yorumların insanı amaçsızlığa, eylemsizliğe, boş uğraşılara, büyü ve fal gibi batıl inançlara sürüklemekten başka bir sonucu yoktur.

Asırlardır kuşaktan kuşağa aktarılan geleneklerin, Konfüçyüsçülüğün ve Budizmin etkisiyle şekil değiştiren Taoizmin tanımını yapmak zordur. Genel kabul gören tanıma göre Tao insanın hayatı boyunca izlemek zorunda olduğu yoldur. Yani çeşitli prensipler üzerine kurulu olan bir davranış şeklidir. Ancak bu prensipler Allah'ın vahyine dayanmayan, insan yapımı prensiplerdir. Bu nedenle de içinde birçok çelişkiler, saçmalıklar, akıl ve mantıkla ters düşen izahlar bulunmaktadır.
Taoistler insanın, Tao olarak adlandırdıkları kozmik sürecin bir parçası olduğuna inanırlar. İnsanın hayattaki en temel seçimi ise bu gerçeği kabul edip Tao ile bir olmak ya da direnip Tao'nun dışında kalmaktır. Onlara göre insan Tao'dan var olmuştur ve Tao'ya geri dönecektir. Bu batıl inanışa göre Tao, herşeyin temeli olan, varlığı var eden bir güç olarak kabul edilir. Ama Taoizm sonsuz güç ve kudret sahibi olan Allah inancına sahip değildir. Tao, dünyayı yöneten sebep olarak kabul edilir. Ama bir bilinci, ruhu, kimliği olmayan bu soyut "yönetici sebep"in, evrendeki ve doğadaki olağünüstü denge, tasarım ve düzeni nasıl sağladığı sorusu cevapsızdır. Taoistler Allah'ın mutlak varlığını kabul etmektense, "Tao" gibi hayali bir kavrama inanmaktadırlar.

Yine de Taoizmin mistik atmosferi kimileri tarafından ilgi çekici bulunmakta, bu nedenle de Tao kültürü toplum içinde kolaylıkla yayılmaktadır. Oysa Taoizm tamamen süslü, felsefi cümlelerden oluşan, insanları akıl ve mantıkla hareket etmekten uzaklaştıran, batıl inançlarla dolu bir hayat kurmaya yönelten sapkın bir inanıştır. Taoist yorumlar ne bir delile dayanmaktadır, ne de akla uygun bir temele. Örneğin Taoizmin bir diğer temel inanışı "yin" ve "yang" kelimeleriyle özetlenir. Taoistler için bu iki kelime çok şey ifade etmektedir. Onlara göre evrendeki hayat yin ve yang adını verdikleri bir prensip üzerine kuruludur. Yang dünyada var olan, Yin ise dünyada var olmayandır. Yin, dünyayı oluşturan nefes olarak kabul edilir. Soğuk, şeytani, karanlık ve negatif enerji olarak tarif edilir. Yang ise sıcak, iyi, ışık ve pozitif gibi prensiplerle tarif edilir. Taoist felsefenin anlatıldığı eserlerde "Yin olmadan Yang, Yang olmadan Yin yoktur ve doğadaki herşeyin Yin ve Yang'ı olmalıdır" gibi cümlelerle sık sık karşılaşılır. Oysa sanki büyük bir anlam taşıyormuş gibi söylenen bu cümleler, Allah'ın bildirdiği gerçeklere dair hiçbir bilgi vermezler.

Taoculuk putperest bir dindir ve akla gelebilecek hemen herşeyi ilah olarak benimsemektedir. Önünde eğilip ibadette bulundukları her hayali tanrının Tao'nun bir yönünün yansıması olduğuna inanırlar. Örneğin Yu-huang, Taoistlerin en önemli hayali tanrılarındandır. Tüm diğer tanrıların ona adeta "rapor verdiğine" inanırlar. Bu sapkın inanca göre Yu-huang her yıl diğer hayali tanrıların performanslarını gözlemler. Performanslarına göre ya yeni görevlere yükseltir, ya da cezalandırır. Ancak ilginçtir ki Taoistler bu putlara da dua etmez, hayali tanrıların bir sorunu çözebileceğine de inanmazlar. Onlar sorunların sadece gözlem, ruhlarla bağlantı, büyü, fal ve meditasyon gibi yöntemlerle çözüleceğine inanırlar. Bir Taoistin, önemli ruhların isimlerini, rütbelerini ve güçlerini bilmek, meditasyon ve imgeleme yöntemleriyle onları yönlendirebilmek için eğitimden geçmesi gerekmektedir.143


(Sol üstte) Canlı ya da cansız her varlığı sözde ilah edinen Taoistler, bu yaptıklarının ne kadar büyük bir sapkınlık olduğunun farkında olamayacak kadar şiddetli bir büyüye kapılmışlardır.
(Sağda yanda) 17. yüzyıla ait tabloda yaşlılar ve çocuklar batıl yin-yang sembolünü çalışırken tasvir edilmiştir. 
(Sağda yanda mavi kutu) Tao felsefesinin özünü oluşturan, ancak hayatın gerçeğine dair hiçbir bilgi vermeyen yin-yang felsefesini sembolize eden bir tılsım.

Taoistlerin evlerinde birçok putun tasviri dolaplar içine yerleştirilir. Ancak bu putlar her Taoiste göre değişiklik gösterir. Taoistlerin çoğu hayali savaş tanrısı Kvan-Ti ile tüccarların tanrısı kabul edilen hayali zenginlik tanrısı Sai Shin'e tapmaktadırlar. Hinduizm, Caynizm, Şintoizm gibi batıl dinlerinde görülen müşrik anlayış Taoizmde de köklü bir şekilde yer etmiştir. Taştan, tahtadan heykellere ibadet etmenin, onlara sunularda bulunmanın ne kadar büyük bir sapkınlık ve akılsızlık olduğunu kitap boyunca birçok kez açıkladık. Ancak Allah Kuran ayetlerinde bu pagan anlayıştaki toplulukların tarihin her döneminde var olduklarını bize haber vermiştir. Taoistlerin de bu topluluklardan bir farkları yoktur. Allah Kuran'da İsrailoğulları ile ilgili bir örnek vermiştir. Hz. Musa ile birlikte Firavun'un kavminden kurtulan İsrailoğulları yolculukları sırasında puta tapan bir kavimle karşılaşmışlar ve Musa Peygamberden kendilerine aynı şekilde bir put yapmasını istemişlerdir. Bu durum Kuran'da şöyle bildirilir:

İsrailoğullarını denizden geçirdik. Putları önünde bel büküp eğilmekte olan bir topluluğa rastladılar. Musa'ya dediler ki: "Ey Musa, onların ilahları (var; onların ki) gibi, sen de bize bir ilah yap." O: "siz gerçekten cahillik etmekte olan bir kavimsiniz" dedi. Onların içinde bulundukları şey (din) mahvolucudur ve yapmakta oldukları şeyler (ibadetler) de geçersizdir." (Araf Suresi, 138-139)


Resimlerdeki sapkın Taoist Şamanlar, çeşitli danslar eşliğinde tedavi ve ruh çıkarma gerçekleştirilebildiği aldatmacasına başvurmaktadırlar.

Görüldüğü gibi İsrailoğulları cahilce bir tavır gösterip, gözleriyle gördükleri, önünde eğilecekleri, belki de çevresinde sapkınca törenler yapacakları bir ilah istemektedirler. Bu durum onların cehaletlerinin, Allah'ın kadrini takdir edemediklerinin ve kavrayamadıklarının göstergesidir. Hz. Musa kendilerine gerçeği açıkladığı halde peygamberleri yanlarından ayrılır ayrılmaz hemen kendilerine yeni putlar edinmişlerdir. Bu, çok büyük bir sapkınlıktır. Nitekim bu davranışlarının ardından pişmanlığa kapıldıkları, Kuran'da şöyle bildirilmiştir:

(Tura gitmesinin) Ardından Musa'nın kavmi süs eşyalarından böğürmesi olan bir buzağı heykelini (tapılacak ilah) edindiler. Onun kendileriyle konuşmadığını ve onları bir yola da yöneltip-iletmediğini (hidayete erdirmediğini) görmediler mi? Onu (tanrı) edindiler de, zulmedenler oldular.

Ne zaman ki (yaptıklarından dolayı pişmanlık duyup, başları) elleri arasına düşürüldü ve kendilerinin gerçekten şaşırıp-saptıklarını görünce: "Eğer Rabbimiz bize merhamet etmez ve bizi bağışlamazsa kesin olarak hüsrana uğrayanlardan olacağız" dediler. (Araf Suresi, 148-149)

Ancak Allah'ın buzağıyı ilah edinen ve bundan sonra tevbe etmeyenlere verdiği cevap şöyledir:

Şüphesiz, buzağıyı (tanrı) edinenlere Rablerinden bir gazab ve dünya hayatında bir zillet yetişecektir. İşte biz, 'yalan düzüp-uyduranları' böyle cezalandırırız. (Araf Suresi, 152)

Yukarıdaki ayetten de anlaşılmaktadır ki Allah Kendisi'ne şirk koşanları dilediği takdirde affetmemektedir. Çünkü ayette de ifade edildiği gibi Allah'a şirk koşanlar aslında yalan düzüp uydurmaktadırlar. Bir ve tek olan ilahın Allah olduğu apaçık bir gerçekken, onlar sahte ilahlar edinmektedirler. Bu uydurma ilahların önünde bel büküp eğilmek ise Allah'a karşı işlenmiş çok çirkin bir suçtur. Taoistlerin durumu da tarih boyunca yaşamış tüm putperestlerle aynıdır. Onlar da hurafelerle, batıl öğretilerle beyinleri uyutulmuş, içinde bulundukları büyük sapkınlığı fark edemeyen kimselerdir. Dünya hayatının gerçeklerinden kendilerini tamamen soyutlamış, büyülenmiş bir şekilde atalarının dinlerine sarılmışlardır. Oysa bu batıl inançlarını bir kez sorgulamaları, akıl ve vicdanlarının sesini dinleyerek asırlardır süregelen öğretilerini yargılamaları, geleneklerini izlemeyi değil doğru yolu bulmayı hedeflemeleri gerekir ve böylece hiç şüphesiz Allah'ın varlığını, sonsuz kudretini ve merhametini fark edeceklerdir.

143- Julian Pas, Historical Dictionary of Taoism, s. 184-185. http://religiousmovements.lib.virginia.edu/nrms/taoism.html

1 yorum:

  1. Çok boş yapmışsın .taoizm de tek yaratıcı vardır , oda tao islamda olan bütün kurallar taoculuk da var .Lao Tzu Hz.Isa ,Hz.Musa gibi peygamberlerden daha bilgedir .büyü gerçektir islamda vardır .Taoculuk insanı sadece allahın kurallarını öğrenmeye yönlendirir çünkü Taozim ve Islam ikisi de kendilerini tek yaratıcıya teslim ediyor. İslamın anlamı teslimiyet ve taoizm de insanın kendisini doğaya teslim etmesini anlatır .taoizm de merhamet ve sabır en büyük hazinedir .islam da putperest dini olarak görülebilir senin mantıgına göre çünkü Allah dan başka melek tanrıları var nasıl ki tnrıça nu wa herşeyin yaratıcısı olan enerji dao dan güç alıyorsa melekler de Allah dan güç alıyor .

    YanıtlaSil