Konfüçyüs yukarıda bahsettiğimiz gibi ölüm, ahiret hayatı, cennet cehennem inancı ve kader gibi konulardan hiç bahsetmemiştir. Onun için öncelikli olan her zaman toplum düzeni olmuştur. Kendisine ölümle, kaderle ilgili sorulan sorulara hiç ilgi göstermemiş, bu konuları düşünmenin gerekli olmadığını ifade etmiştir. Ölüm hakkında yorum yapmaktan her zaman uzak durmuş, insanları Allah korkusundan ve ahiret inancından uzaklaştırarak sadece dünyadaki hayatları için çaba sarf etmeye yöneltmiştir.
Oysa ölüm ve öldükten sonra insanın nelerle karşılaşacağı hakkında hiç düşünmemek çok büyük bir yanılgıdır. Çünkü hiçbir insanın ölümden kaçışı mümkün değildir. Her canlı varlık bir gün ölmek üzere doğar. Kimileri çok küçük yaşta, kimileri genç, kimileri de ileri yaşlarda bu dünyayı terk ederler. Kimsenin sahip olduğu malı-mülkü, serveti, makamı, şöhreti, kuvveti ve güzelliği ölümü kendisinden uzaklaştıramaz. Allah bir ayetinde şu şekilde buyurmuştur:
Andolsun, sizi ilk defa yarattığımız gibi (bugün de) 'teker teker, yapayalnız ve yalın (bir tarzda)' Bize geldiniz ve size lutfettiklerimizi arkanızda bıraktınız… (Enam Suresi, 94)
De ki: "Elbette sizin kendisinden kaçtığınız ölüm, şüphesiz sizinle karşılaşıp-buluşacaktır. Sonra gaybı da, müşahede edilebileni de bilen (Allah)a döndürüleceksiniz; O da size yaptıklarınızı haber verecektir." (Cuma Suresi, 8)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder